18 Kasım 2017 Cumartesi

İki yüzlülük

İki yüzlüsünüz. Bunu söylemek için yazıyorum bu sefer.
Mesela ne zaman iki yüzlüsünüz biliyor musunuz? Dinden imandan bahsedip sokakta gezen sevgilileri kendinize dert ettiğinizde birinci yüzünüzdesiniz. Çocuklar ve kadınlar tacize, tecavüze ve şiddete maruz kaldığında susuyorsunuz ya işte o zaman ikinci yüzünüzdesiniz.
Yeri geldiğinde vatansever yeri geldiğinde cemaat sever yeri geldiğinde parti sever yeri geldiğinde şahıs sever olduğunuzda, bu kez ikiden fazla yüzlüsünüz.
Haksızlığa uğrayan sizin tarafınızda olduğunda bir yüzünüzdesiniz. Haksızlığa uğrayan sizden değilse o zaman işte ikinci yüzünüzdesiniz. Haksızlığa uğrayanları ayrıştırmaya başladığınız anda iki yüzlüsünüz.
Ey kendini aydın gören sol parti taraftarları, siz de iki yüzlüsünüz. Atatürk’ü çok sevdiğinizi diktiğiniz heykellerle, facebookta fotoğrafını paylaşarak gösterdiğinizde bir yüzlüsünüz. Atatürk ilkelerinden sadece laikliği dindarlığa karşı bir şeymiş gibi dikte ettiğiniz zaman ikinci yüzünüzdesiniz. Neden biliyor musun? Atatürk hiçbir zaman sol görüşlü birisi olmadı. Evet, belki devrim dediğiniz şeyi yaptı. Ama bu onu solcu hiçbir zaman yapmadı. Siz Atatürk ilkelerini sadece lafta savunduğunuzda iki yüzlüsünüz. Sizler her dindar gördüğünüzde Atatürk ilkelerini hatırlattığınızda Atatürk’ü hiç tanımadığınızı göstermiş oluyorsunuz. İki yüzlüsünüz.
Evet sıra sende şekilci kardeşim. Sen başını örttüğün anda Müslümanlıkta zirve yaptığını sandığında bir yüzlüsün. Ama Kur’an okunurken dinlemeyip telefon oynadığında, birisine haksız yere iftira attığında, etrafındaki kötülüklere tepki göstermediğinde, gösteriş yaptığında ikinci yüzündesin. Sen Müslümanlığa şekil olarak bağlı kaldığında, bir kişinin düşüncesinin peşinde kendini harcadığında, savunduğun görüşüne aykırı davrandığında iki yüzlüsün.
“Vatanımız için canımızı veririz, gidelim vuralım asalım keselim şehit olalım.” dediğinde sen bir yüzlüsün. “Hadi askere” dendiğinde, yaşın geldiğinde “Bedelli çıksın, ülkemizin ekonomisine katkı sağlamak istiyoruz.” diye ağladığında işte sen ikinci yüzündesin. Sen canını vatanından çok sevdiğinde, sen vatanı için işinden vazgeçemediğinde, milletin gariban çocuklarını düşünmeden askerlikten yırtmak için bin bir türlü alavere düşündüğünde iki yüzlüsün.
Sayın makam sever kişi, kişiler. Siz iki yüzlünün dik alasısınız. Makam peşinde koştuğunuz kadar hizmet peşinde koşsaydınız şu an bunları yazmıyor olurdum. Siz sustuğunuz için ben konuşuyorsam kusura bakmayın ama siz iki yüzlü bile değilsiniz, siz yüzsüzsünüz. Kaybedeceklerinizi düşünüp susuyorsanız siz makamlarınızı hak etmiyorsunuz. Size o kaybedeceklerinizi veren de o makamda oturmanıza sebep olan şey de hizmet etmeniz gereken halkınızdır. Eğer onlardan kendinizi üstün görüyorsanız, eğer onları düşünmeden hareket ediyorsanız yani bencilseniz size bu vatan size yatacak bir karış toprak dahi vermeyecek bunu unutmayın. Ben hayatımın henüz başındayken bütün geleceğimi riske atarak bir şeyler üzerinde fikir beyan ediyorsam, siz bunca yaşadıklarınızı unutarak bir şeyleri değiştirmek için çabalamıyorsanız siz korkaksınız.
Allah’tan başka neden korkuyorsunuz?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder