Bir
şiir duyuyorum, biraz fısıltı gibi geliyor kulağıma. Uzaklardan süzülüyor her
kelimesi yurduma. Aniden hüzünleniyor kelimeler hiç beklenmedik bir dizesinde.
Anlıyorum içindeki burukluğu. Gülerken birden ağlamak istediğim zamanları
hatırlatıyor bana. Umursuyorum ama okumaya devam ediyorum. Çünkü eğer yarım
kalırsa şiir, intihar etmiş bir hayat bırakmıştır arkasında.
Bir
soru soruyorlar, hangi diyardan geldiğini bilmediğim varlıklar bize. “Bu ipi
uçurumun bir ucundan diğer ucuna bağlasak üzerinden geçebilir misiniz?” Birileri
korkuyor, dengesini kaybedeceğini biliyor. Birileri cesur, gözüm kapalı olsa
dahi geçmeye çalışırım diyorlar. Birileri zaten bunun eğitimini almış, onlar
için çocuk oyuncağı bir ipin üzerinde yürümek. Ben duruyorum. Hiçbir tepki
vermiyorum. Merak edip soruyorlar, neden bir şey söylemiyorsun? Bu ipe çıkmamız
için bir nedenimiz yok diyorum. Silahını doğrultuyor adamlar üzerimize. Ya
geçmeye çalışacaksınız ya da biz öldüreceğiz. Geçenlere büyük bir ödül
vereceğiz. İstediklerini yapabilecekler diye vaat ediyorlar, kafalarımızda
silahları. Yine tepki vermiyorum. Varlık sinirleniyor. “Neden bir şey
söylemiyorsun? Korkmuyor musun?” diyerek ürkütmeye çalışıyor beni. Bizi kesin
bir ölüme gönderiyorsunuz diye cevaplıyorum sorularının hepsini. Varlık
şaşırıyor ama belli etmemeye çalışıyor. Nereden biliyorsun bunu diyerek sanki
gizli olan bir şeyi belli ettiğimi ima ediyor. Bu ip diyorum, hiç birimizi
taşıyacak kadar dayanıklı değil. Bu seçeneklerin hepsi ölümle sonuçlanıyor.
Gerçekleri göremeyecek kadar saf mı sanıyorsun sen beni? Ne kadar belli hiç
birimizi istemediğiniz, hepimizin ölmesini istiyorsunuz. Çünkü buraya hepimizi
öldürmek üzere gönderildiniz. Sadece kendinizi eğlendirmeye çalışıyorsunuz.
Bize baştan iki seçenek sunarak zaten bunu gayet açık olarak belli etmiştiniz.
Şimdi işinizi yapın, en azından sizler yaşamaya devam edebileceksiniz diyorum.
Sonra görevlerini yapıyorlar, hepimizi öldürüyorlar. Hiç birimiz neden orada
olduğumuzu, neden seçim yapmak zorunda olduğumuzu, o varlıkların kim olduğunu
bilmeden ölüp gidiyoruz. Ama en önemlisi biz de kim olduğumuzu bilmiyoruz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder