1 Haziran 2018 Cuma

Sinir Olduğum Şeyler - 1


Sinir olduğum şeyler diye bir seri yazmayı planladığımı söylemiştim. Bu yazıyla başlıyorum. Tamamen kişisel yakınmalarım olacak. Öyle pek okusanız da bir şey kazanmayacaksınız. Muhtemelen öldüğümde “Bu çocuk ne yapıyordu ya” diye soranların rastgele denk gelip okuduğu yazılarımdan olacak.

Sevgi, aşk ve sevgililik gibi ilişkilerde çok sinir olduğum iki şey var. İnsanlarla arkadaş olmada hatta arkadaştan da öte bir yakınlığa sahip olmakta hiç zorluk çekmiyorum. Ancak sevgili olmak (ilerde de evlenmek olacak muhtemelen) konusunda hem başarısızım hem de çok sinir ediyorlar.
Birinci olarak, insanın dış görünüşüne bakıp da kendisinden uzaklaştıran insanlara bütün nefretimi kusasım geliyor. Ancak elden bir şey gelmiyor. Ne kadar konuşsan da anlamayacağını fark ettiğimden susuyorum onlara karşı. Ben ne yapabilirim fiziksel görünüş olarak bu şekildeysem? Beğenmezsin onu anlarım. Hiç laf etmem. Ancak “boyun kısa, yakışıklı değilsin veya bu göbek ne be dayı mısın” gibi cümlelere maruz kalmak sinirimi bozuyor. Beğenmiyorsan beğenmemekte özgürsün. Ancak elimde olmayan şeyleri kendine bahane edip de benim moralimi niye bozuyorsun?
İkinci olarak, “sevdiğim olmasaydı kesin seninle birlikte olurdum” cümlesi beni çıldırmanın eşiğine getiriyor. Ne yani sevdiğini sevmemeni mi bekleyeyim? Böyle yan cebe atma girişimine nasıl cesaret ediyorsunuz? Dışarıdan bakınca siz olmayınca ölecekmişim gibi bir izlenim mi veriyorum bilmiyorum. Birisiyle birlikte olup olmamak umurumda değil yeter ki hapşıracakken kaçan hapşırık gibi insanın duygularını, düşüncelerini gereksiz egonuzla meşgul etmeyin.
“Seni arkadaş olarak görüyorum” gibi saçma bir laf var ona hiç girmiyorum. Eğer karşındaki kişi sana karşı arkadaşlıktan öte bir şey hissetmeye başlamışsa ve bunu fark edip susuyorsan sen o kişiyi arkadaş olarak görmüyorsun demektir. Arkadaş olan birisi karşısındaki kişi kendisine arkadaşlıktan öte bir şey düşündüğünü fark ettiğinde karşısındaki kişi kendisine bunu söylemeden önce araya gereken mesafeyi koyar. Aksi takdirde siz arkadaş-arkadaş ilişkisi değil arkadaş-yalaka ilişkisi istiyorsunuzdur.
Bunları sadece ben yaşadığım için büyütmüyorum. Kız veya erkek herkes aynı şekilde davranıyor karşısındakine. Bu kadar iğrençleşmeyin. Hayatımda yukarıda saydığım saygısızlıkları yapmadım. Birisini kullanmaya hiç çalışmadım. Ancak insanlara siz olmadan ölecekmiş gibi davrandığınızı gördükçe midem bulanıyor. Bu yüzden de çok hafif bir şekilde bu terbiyesizliğinizi yazma gereksinimi duydum. Çok ağır laf edilir aslında ama o da benim terbiyeme kalsın. Saygılı ve açık sözlü olarak düşüncelerinizi söyleyin. İnsanları kullanmaya çalışmayın. Yaşattığını yaşamadan ölebilirsin ancak bunun hesabı ölünce bile sorulur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder